Birden fazla ethernet segmenti repater veya
hub ile birbirine bağlanırsa aynı çakışma alanı/collision domain'in üyesi
haline gelirler. Çakışma alanı tek bir makinanın ürettiği trafik tümüne
yayılan bir veya birden fazla segment manasına gelir. 5-4-3 kuralı denilen
bir dizi sınırlandırmalar çakışma alanını olabileceği maksimum büyüklüğü
belirler.
Ethernet ağlarının düzgün çalışması için her bir ucun
kendi aktarımının diğer bir ucun aktarımı ile çakışıp çakışmadığını
anlayabilmesi gerekir. Eğer bu tespit edilirse, yani aynı anda iki makina
ağı kullanmaya kalkışmışsa her ikiside bunu tespit eder ve rastgele bir
bekleme süresinden sonra aktarımı tekrar dener (Bu konu ile ayrıtılı bilgi
için
ethernet ile ilgili temel bilgiler sayfasına
bakabilirsiniz.). Ethernet kartları gönderilen veri paketinin son bitine
kadar her biti yollarken çakışma olup olmadığını kontrol ederler. Son biti
gönderdikten sonra bu kontrol de biter. Normalde veri paketi yollanmaya
başlandığında diğer sistemler bunu tespit ederler ve sıralarını beklerler.
Çakışma sadece iki sistem aynı anda veri iletimine geçtiğinde oluşur ve
çakışma tespit edilerek paket tekrar yollanır.
Ancak ağ birbirine bağlı
hub ve repeater'lar ile belli bir büyüklüğün üzerine çıkarsa tespit
edilemeyen çakışmalar dolayısı ile veri kaybı yaşanır.
Eğer veri
gönderen bir makina o esnada çakışma olduğunu tespit edemezse, her şey
yolunda zanneder ve bu paketi tekrar yollama gereği duymaz.
Eğer ağ
çok büyükse veri paketinin ilk biti, son bit gönderen makinadan ayrılana
kadar ağdaki tüm sistemlere erişemeyebilir. Bu durumda ilk biti dahi
almamış olan diğer bir sistem kabloyu kullanmaya başlar ve çakışma oluşur.
Son bit ilk baştaki makinadan ayrıldığı için bu makina yolladığı paketin
yolda çakışmaya kurban gittiğini anlayamaz. Yani tespit edilemeyen bir
çakışma oluşur.
5-4-3 KuralıAynı çakışma alanı içinde
iki sistem arasında en fazla;
-
- 4 Repeater
- 3 Populated Segment
olabilir.

Şimdi yukarıdaki örneği inceleyelim. İki makina arasında en uzak
mesafe A ve B için geçerli. Bu örnek 5-4-3 kuralına uyuyor, nasıl mı?
A
bilgisayarından çıkan bir sinyal;
- 5 Segment (1, 2, 3, 4, 5) geçiyor.
- 4 Repater veya Hub geçiyor.
- 3 Tane populated segment(en az bir terminal bağlı kablo)
geçiyor(1, 3, 5).
5-4-3 kuralı tüm
ağ'da olabilecek hub/repeater veya segment sayısını değil, en uzak
durumdaki iki makina arasında olabilecekleri tanımlar. Alltaki örnekte 6
segment, 6 hub veya repeater ve 5 tane de populated segment bulunuyor ama
hala 5-4-3 kuralına uygun.

1 numaralı hub hem segment hemde repater/hub olarak
sayılıyor. Ama populated segment olarak sayılmıyor çünkü ona direkt bağlı
bir PC yok. Segmentleri birbirine bağlayan ama kendisine bağlı bir makina
olmayan segmentler link segmenti olarak adlandırılıyor.
Bu ağ 5-4-3
kuralına uygun çünkü iki makina arasındaki yol hiç bir durumda 5 segment,
4 repeater ve 3 populated segment sınırını aşmıyor.
Örneğin A ve C
arasında
- 4 segment var(1, 2, 3, 4).
- 3 hub var(2, 1, 4).
- 2 tane populated segment var(1,
4).
Switch ile 5-4-3 sınırının
aşılmasıŞimdi alttaki örneği inceleyelim.

C ile D bilgisayarları arasında 6 segment
C ile D
bilgisayarları arasında 6 segment olduğunu görüyoruz. Ancak Switch'in her
portu kendi çakışma alanını belirlediği için, bu örnekte switch'e bağlı
iki ayrı ağ/çakışma alanı söz konusu.
C bilgisayarı switch'e kadar
yalnızca 3 segment geçmek zorunda ve bu da 5-4-3 kuralına uyuyor. Veri
paketi switch'e ulaştıktan sonra diğer tarafa iletilmesi switch'in
sorumluluğundadır.
Böylece yukarıdaki ağ da 5-4-3 kuralına uygun
çalışmaktadır.
İster 10BaseT iserseniz de 100BaseT kullanın, ağa
dahil ettiğiniz her makina ağ performasını adım adım düşürecektir.
100BaseT'ye geçiş ağın maksimum veri aktarım kapasitesini 10Mbit'ten
100Mbit'e çıkarsa da aynı ethernet mantığı hala geçerlidir. CSMA/CD
tekniği aynı anda sadece bir makinanın ağı kullanmasına izin verir.
Hub'ları birbirine bağladığınızda, hub aslında çok portlu bir repeater
olduğu için ağdaki tüm bilgisayarlar aynı çakışma alanı(collision domain)
içinde olacaklardır. Bu toplam ağ performasının makina adedine bölünmesi
anlamına gelir.

Yukarda birbirine bağlı dört hub görülüyor. en üstteki
hub ayrıca BNC portu ile bir 10Base2 segmentine bağlı. Gördüğünüz gibi
10Base2 segmentinde bir makina hub'lardan birine bağlı bir makinaya veri
yolladğı anda bu veri paketi istisnasız tüm makinalara gidiyor. Yani tüm
ağ meşgul durumda.
Ethernetin yapısı gereği bazen iki makina aynı anda
kabloyu kullanmaya kalkışabilir ve çakışma(collision) dediğimiz durum
ortaya çıkar.

Çakışma ethernet'in doğasında
olan bir durumdur ve
normal kabul edilir. Ancak ethernetin de zayıf noktasını oluşturur. Ağa
dahil makina sayısı arttıkça çakışma artar ve bantgenişliği, yani
aktarılan veri miktarı gittikçe düşer.
Bu probleme çözüm olarak 10Base2
ve 10Base5 ağlarında bridge denilen cihazların kullanıldığını görmüştük.
UTP kablo kullanan 10BaseT ve 100BaseT ağlarında ise switch adı verilen
cihazlar kullanılır. Bu cihazlar kabaca bir çok portu olan ve her portuna
bir bilgisayar/hub bağlanan bridge'ler olarak tanımlanabilir.

Switch'lerin dış görünüşü hub ile aynıdır.
Switch OSI 2.
katmanda yani Data Link Layer(Veri bağlantı katmanı)'da çalışır. Bir
portuna bağlı bilgisayar veya bilgisayarları(switch'e hub'da bağlanabilir)
MAC adreslerini okuyarak tanır. Bir portundan gelen veri paketini hub'lar
gibi tüm portlara dağıtmak yerine sadece veri paketi üzerinde yazan "alıcı
MAC adresine" sahip portuna yollar. Böylece diğer portlara bağlı
bilgisayarlar kendilerine gönderilmemiş bu paketi almamış olurlar. Böylece
collison/çakışma oluşmaz.
Switch'ler aynı anda birden fazla portu
arasında böyle bağımsız veri aktarımı yapabilir. Sonuçta switch'e bağlı
her makina kendi çakışma alanı içinde çalışır ve kendisi ile switch
arasında 10 veya 100Mbit bağımsız bir veri aktarım kapasitesine sahip
olur.

Switch kullanılan bir sistemde aynı anda
birden fazla
makinanın haberleşebildiğine dikkat ediniz. Bu arada diğer makinalar bu
durumdan hiç etkilenmiyorlar.
Full-Duplex çalışmaHem
10BaseT hem de 100BaseT ağlarda veri aktarımı ayrı tel çiftinden, alımı
ayrı tel çiftinden yapılır. Buna rağmen eğer sitemler hub ile bağlı ise
aynı anda veri aktarımı ve alımı yapamazlar yani half-duplex çalışırlar.
Çünkü CSMA/CD tekniği nedeniyle aynı çakışma alanı içindek belirli bir
anda yalnız tek bir bilgisayar kabloyu kullanabilir.
Oysa switch
kullanıldığında her uç kendisi ile switch arasında ayrı bir çakışma
alanına sahip olduğuna göre çakışma söz konusu olmayacaktır. Bu durumda
switch'e bağlı her uç aynı anda hem gönderim hem de alım yapabilir.
Full-duplex çalışıldığında ağın teorik olarak veri aktarım miktarı ikiye
katlanır (10Mbit-->20Mbit, 100Mbit-->200Mbit).
Full-duplex
çalışabilmek için her iki tarafında full-duplex'i desteklemesi ve
ayarlanmış olması gerekir. Günümüzdeki tüm ağ kartları bu durumu otomatik
olarak algılayıp half-duplex veya full-duplex olarak
çalışabilirler.

100Mbit'lik modern bir ağ kartının windows altındaki ayarlarında
hem 10-100 hem de half-duplex/full-duplex olarak çalışabildiğini
görüyoruz.
Auto Sense seçildiğinde ağ kartı kendini en uygun
şekilde ayarlayacaktır.
Switch'e bağlı her bir uç, ister tek
bir makina olsun, isterse başka bir hub olsun, ayrı bir segment ve ayrı
bir çakışma alanı haline geldiği için 5-4-3 kuralı da devre dışı kalmış
olur.